SİYASİ İŞLER BAŞKANLIĞI HAFTALIK RAPORU - 20 EYLÜL 2021

SİYASİ İŞLER BAŞKANLIĞI HAFTALIK RAPORU

 

20 EYLÜL 2021

 

 

KONULAR:

 

 

·       Aşı ve Modern Tıp Karşıtı Değiliz. Bu İddiaları Şiddetle Reddediyoruz!

 

·       Ak Parti Hükümetı̇’ne Önerilerimiz

 

·       TMO Ne Yapması Gerektiğini Ne Kadar Biliyor?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

AŞI KARŞITI, MODERN TIP KARŞITI DEĞİLİZ BU İDDİALARI ŞİDDETLE REDDEDİYORUZ!

 

Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, düzenlediği basın toplantısında, aşı karşıtı ve modern tıp karşıtı olmadığımızı; faz aşamalarını tamamlamış, ruhsatları alınmış aşıları, kendimize ve çocuklarımıza yaptırdığımızı,   karşı olduğumuz şeyin  mRNA teknolojisiyle üretilmiş içinde çok tehlikeli Grafen maddesi taşıdığı kanıtlanmış ve hücrenin çekirdeğine etki edip oradaki genetik yapıyı değiştirmesi ve bozması muhtemel olan faz aşaması tamamlanmamış Phizer-Biontech benzeri teknolojideki aşılar olduğunu vurguladı.

 

Bu gerçeği hem bilimsel çalışmalar hem aşı üreticilerinin ifade ettiğini belirten Genel Başkanımız, zorunlu aşı ve zorunlu PCR testinin anayasaya aykırı olduğunu bir kez daha yineledi.

 

Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, genel merkezimizde Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhat Fındık, Nöroloji Uzmanı Op.Dr. Bilgehan Bilge, , Araştırmacı-Yazar Cemil Can, Uzm. Klinik Psikolog Mikdat Ertem ve Yeniden Refah Partisi Doğu-Güneydoğu Anadolu Direktörü Ahmet Fatih Hatunoğlu ile birlikte düzenlediği basın toplantısında çok tartışılan mRNA aşılarının muhtemel olumsuz sonuçlarına ilişkin açıklamalarına getirilen eleştirilere konunun uzmanı doktorlar ile cevap verdi.

 

Suçüstü Oldunuz! Bu Konuyu Her Platformda Tartışmaya Hazırız

Konuşmasının başında uzun bir süredir partimizi görmezden gelen bir kısım medyanın ikiyüzlülüğüne ifşa eden Genel Başkanımız 'suçüstü oldunuz' diyerek, “Son gelişmelerle ilgili şu tespiti yapmamız gerekir; suçüstü yakalandınız! Normalde yaptığınız yayınlarda biz hiç yokmuşuz numarasını yapıp, ama aslında her kelimemizi, her açıklamamızı nasıl dikkatle adım adım takip ettiğiniz ortaya çıktı… Konya'da yerel basınla yaptığımız bir toplantıdan kelimelerin cımbızla çekilmesiyle suçüstü yakalandınız. Gerçek öyle bir şeydir ki yerine hiçbir şey koyamazsınız. Koymaya kalkarsanız 40 yerden açık verir ve foyanız ortaya çıkar. Bilimsellik kisvesi altında tam tersine hurafelerle, safsatalarla, yalanlarla iddialarda bulunanlara bu sözü söylüyoruz. Konya’da yaptığımız tespitler medyada çok büyük bir yankı uyandırdı. Buna karşı bizi arayıp ‘siz de bir şey söyleyecek misiniz’ gibi bir zahmete dahi katlanmadan tek taraflı bir linç ve karalama kampanyasına maruz kaldık. Bilim adamlarımız ellerindeki ispat niteliğindeki bilimsel verilerle, bilimsel makaleler ve dosyalarla bu ortaya koyduğumuz fikirleri ve gerçekleri her platformda diğer görüşe sahip bilim adamlarıyla açık bir şekilde tartışmaya da hazır. Bu çağrıyı uzun zamandan beri yapıyorlar. İsterse Sağlık Bakanımızın huzurunda, isterse Cumhurbaşkanımızın huzurunda, isterse televizyonda canlı yayında biz bu verilerimizle çıkalım. Karşı görüşte olanlar da ’gelsinler bakalım’ diye açık bir şekilde söylüyorlar. Bu ifade edilen hususların, fikirlerin ve saydığımız maddelerin hepsi sayısız belge ile ispatları elimizde mevcuttur. Ne zaman kim tarafından istenirse, bunları sunmamız da mümkündür" ifadelerini kullandı. 

 

Covid 19 Laboratuvarda Üretilen Bir Virüs, Bu Nedenle Sürece Şüpheyle Yaklaşıyoruz.

Covid-19 virüsü laboratuvarda üretilen bir virüs olduğu için duruma şüpheli yaklaştığımızı belirten Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan "Koronavirüs sentetik hibrit bir virüstür. Bunu kim söylüyor NOBEL ödüllü bir Fransız Profesör Luc Montagnier, AIDS virüsünü ilk defa tespit eden NOBEL ödüllü virolog. Hibrit demek yani birkaç tane ayrı virüsten getirilmiş, karıştırılmış, laboratuvarda üretilmiş sentetik bir virüs. Doğal olmayan bir virüs, dolayısıyla bu Cenab-ı Allah'ın verdiği, doğal olarak ortaya çıkan bir durum değil. Belli bir kesim tarafından, belli çevreler tarafından laboratuvarda üretilmiş. Şimdi bunu neden söylüyorum, bunu herhalde spor olsun veya eğlence olsun diye üretmediler. Bu üretildiğine göre, yapay bir virüs ortaya çıkarıldığına göre bunun arkasında bir amacın olması lazım. Bir defa yapay olması bizim en başından beri sürece şüpheli yaklaşmamıza sebep olan konulardan bir tanesi." dedi.

 

Aşı Karşıtı, Modern Tıp Karşıtı Değiliz Bunu Şiddetle Reddediyoruz

Genel Başkanımız Erbakan, gerekli aşamaları tamamlamamış aşıların dayatılmasının anayasaya aykırı olduğunun altını çizerken aşı karşıtı ve modern tıp karşıtı olmadığımızın altını çizerek, “Diğer konu hep bugüne kadar belirttiğimiz ve tabi ki bilim insanlarının da belirttiği ortada aşı değil, aşı adayları vardır konusu. 3. faz aşaması, acil kullanım gerektiği halde gözü kapalı herkese uygulanan bir durum hem ülkemizde hem dünyada. Bu bilimsel olarak doğru değil. Tıpta 1. kural hastaya zarar vermeme kuralıdır.  Bu noktada içeriğini bilmediğiniz, emin olmadığınız bir tedaviyi aşı olsun, ameliyat olsun, başka bir tedavi olsun hastaya dayatamazsınız. Ayrıca böyle bir uygulamanın insan hakları evrensel beyannamesine, ayrıca bizim anayasamıza, hem de bilime aykırı olduğunu ifade ettik. Daha önce altını çizerek bahsettiğimiz husus şu; Biz aşı karşıtı değiliz, ilaç karşıtı değiliz, modern tıbba karşı değiliz, bu iddiaları tamamen reddediyoruz. Daha önce gerekli testlerden geçmiş, faz aşamalarını tamamlamış, ruhsatları alınmış, güvenli olduğu ortaya çıkmış olan aşıları çocuklarımıza yaptırdık ya da modern tıbbın üretmiş olduğu ilaçları kullandık. Örneğin herkes zatürre aşısı yaptırabilir, ruhsatlıdır ve gerekli bütün faz aşamalarını geçmiştir." şeklinde konuştu.

 

Hücrenin Genetik Kodunun Tahrip Edilmesi ile Genetik Bozukluğu Olan Çocuklar Doğabilir

mRNA teknolojisiyle üretilen aşıların kullanılması sonucu tek gözlü, kuyruklu, üç bacaklı, üç kollu tüm vücudu adeta bir hayvan postu gibi kılla kaplı çocukların, bebeklerin doğabileceğini daha önce yaşanmış örnek vakaların fotoğraflarını göstererek örnekleyen  Genel Başkanımız, "Bu Pfizer-BioNTech dediğimiz ve mRNA teknolojisi kullanan aşıların, 'hücrenin çekirdeğine etki edip oradaki genetik yapıyı değiştirmesi ve bozması mümkündür' dedik. Ve bunun olması halinde hücre içinde saklı genetik kodun tahrip edilmesi halinde tek gözlü, kuyruklu, üç bacaklı, üç kollu tüm vücudu adeta bir hayvan postu gibi kılla kaplı çocukların, bebeklerin doğabileceğini hayvanla insan arası tipte birtakım doğumların olabileceğini, o genetik yapının bozulması halinde bu anomalilerin olabileceğini söylemiştik. Bununla ilgili kıymetli hocalarımız tam 76 bin tane bilimsel yayını ortaya koydular. 76 bin tane bilimsel yayın bizim bu söylediğimizi doğrulayan ve en çok atıf alan 200 tanesinin burada ‘abstract’ olarak tabir edilen özetlerini, makalenin başındaki özetlerini getirdiler." dedi.

 

Genetiği Oynanarak Maymun İnsan Melezi Canlı Üretildi

Genetikle oynanarak maymun/insan melezi bir canlı üretildiği haberini basın mensupları ile paylaşan Genel Başkanımız, "Bununla ilgili tabi aslında çok düşündük bu fotoğraflarla ilgili tabi ama burada gördüğünüz gibi kuyruklu bir bebek doğmuş. Genetik bir bozulmadan dolayı, normal bir insan bebek, arkasında kuyruğu var. Burada biraz önce söylediğim hayvan postu gibi postlu olan bir bebek. Bu daha yeni doğduğu için biraz zayıf gözüküyor. Bu büyüdükçe tam bir hayvan postu gibi bütün vücudunu saracak bir tüylenme, kıllanma. Burada söylediğimiz dört bacaklı, üç kollu bir bebek doğmuş burada görüntüsü ve tabi diğer taraftan da insan ve maymun melezi olan ilk embriyo başarı ile üretildi. Burada yapılan bir çalışmada insan maymun melezi ne demek insanla maymun karışımı bir melez canlı başarı ile üretildi. Bunun da açıklaması burada var. Çin’deki Kumbin Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nden Piramat biyoloğu liderliğinde ismi de var, yapılan çalışmada makat maymunları ile insan karışımı bir melez elde edilebildiğini burada uzun uzun anlatıyor. Bizim söylediğimiz yani hücre çekirdeğinin içindeki genetik yapıya, dokuya zarar vererek onunla oynayarak böyle sonuçlar elde edilebilmesinin mümkün olduğunu bilimsel olarak gösteriyor." diye konuştu.

 

mRNA Aşılarındaki Grafen Oksit Maddesi Çok Zararlı, Öldürücü ve Yabancı Bir Madde

mRNA aşılarının içindeki Grafen maddesinin tehlikesine dikkat çeken Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, "İkinci iddiamız ve karşı tarafın bilimsellik kisvesi altında bir takım yalanlarla yalanlamaya çalıştığı mRNA teknolojisinin hücre çekirdeği içine girmesini sağlayan Grafen Oksit maddesinin bu aşılarda yer aldığına ilişkin iddialar. Biz dedik ki 'Grafen Oksit’ var. Bu Grafen Oksit maddesi çok zararlı, öldürücü ve yabancı bir madde, vücuda kesinlikle verilmemesi lazım. Ve bu Grafen Oksit yardımı ile de bu mRNA aşıları hücre çekirdeğine müdahale etme, girme şansını yakalıyor. Burada Pfizer-BioNTech aşısındaki Grafen Oksit maddesinin elektron mikroskobu fotoğrafı. Diğer taraftan Japonya Sağlık Bakanlığı Moderna aşısında yabancı madde bulunduğunu zaten geçen ay tespit etti. Ve 1,6 milyon doz Moderna aşısını bu yabancı maddeden dolayı imha etti. Ve şimdi bugün 15 Eylül tarihli basına yansıyan haberlerde Japonya Sağlık Bakanlığının Pfizer BioNTech aşılarının da aynı yabancı maddeyi tespit ettiğini ortaya koydu. Bunu da dediğim gibi sadece biz söylemiyoruz Japonya Sağlık Bakanlığı söylüyor ve 1,6 milyon dozu da imha ediyor."

 

Çocuklara ve Hamilelere Bu Aşının Uygulanması Çok Tehlikeli

Genel Başkanımız Erbakan üreticisinin sahip çıkmadığı ‘mRNA aşıları dünyanın hiçbir yerinde ABD, AB, JAPONYA gibi gelişmiş ülkeler dahil hiçbir ülkede çocuklara uygulanmıyor. Türkiye’de çocuklara yöneltilmek istenmesi bizi ciddi şekilde endişelendiriyor. mRNA aşısının hamilere yapılmasının kesinlikle çok tehlikeli' olduğu uyarısında bulundu.

Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan'a toplantıda Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhat Fındık, Nöroloji Uzmanı Op. Dr. Bilgehan Bilge, Araştırmacı-Yazar Cemil Can, Uzm. Klinik Psikolog Mikdat Ertem ve Yeniden Refah Partisi Doğu-Güneydoğu Anadolu Direktörü Ahmet Fatih Hatunoğlu eşlik etti.

 

Dr.Fatih Erbakan

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı

 

 

 

 

TMO NE YAPMASI GEREKTİĞİNİ NE KADAR BİLİYOR?

 

 TMO buğday ve arpa açığını kapatmak, iç talebin sorunsuz karşılanabilmesi içn 2021 yılı içinde şu ana kadar sekizinci ithalat ihalesi yaparak bu güne kadar yaklaşık 2 milyon ton hububat alımı gerçekleştirmiştir. Daha önce her bir önceki ihaleyi egale eden fiyatlar oluşarak her ihalede daha büyük maliyetlerin oluşması ülkemiz açısından sorunun tahmin edilenden çok daha büyük olduğuna işaret etmektedir. 7. İhalede yaklaşık 300,00 Dolar olan fiyatın fazlalığına gerekçe gösteren bakanlık 395 bin tonluk ihalenin 150 bin tonluk büyük kısmını iptal ederek 245 bin ton kısmını onaylamıştır. 2 Eylülde yapılan ihalede ise buğday CIF fiyatının yaklaşık %10 artışla 332,00 Dolar olarak gerçekleşmesine rağmen Bakanlık bu fiyattan ihaledeki 300 bin tonun tamamını onaylamıştır. 7 Eylül’de yapılacak 9. İhalede daha önce yüksek diye bir kısmı iptal edilen 245 bin tonluk arpa ihalesinin yapılacak olması tarım ürünlerinin artmaya devam ettiği bir zaman olması sebebiyle ürünün önceki maliyetlerin üstünde bir maliyetle ithal edileceği ortadadır. Bugünlerde Bakanlık iç piyasada yükselen fiyatlar sebebiyle sıkıntı yaşayan büyük ve küçük hayvan üreticileri ile kanatlı hayvan yetiştiricileri için yem fiyatlarını düşürmek amacıyla TMO tarafından buğday ve arpa satışın yapılacağı duyurusunu yapmıştır. Bakanlık duyurusu incelediğinde TMO tarafından ithal edilen buğday ve arpa maliyetleri başta olmak üzere aynı duyuruda un sanayicilerinin de makarnalık buğday ithal maliyetlerinin yaklaşık %10 kadar düşük bir fiyatla ilgili kesimlere satışının yapılacağı görülmektedir. Ülkemizde yetiştirilen ürünlerin hasadı sonrası makarnalık buğdayın fiyatı şu günlerde 3.500 TL’ye ulaştığı halde ithalat fiyatı 332,00 Dolar (2.800 TL/Ton) olan ürünün sanayiciye 2.550 TL’den verilmesi, hammaddenin maliyetinden kaynaklanacak ürün fiyat artışının önüne geçme maksatlı olsa da bunun piyasadaki fiyatları yükselteceğini söylemek yanlış olmayacaktır. Aynı şekilde besiciye satışı duyurulan buğday ve arpanın satış fiyatlarının hem yerli buğday ve arpa maliyetleri hem de ithal maliyetlerinin çok altında verilmesi sonucunda oluşacak kamu zararının nasıl karşılanacağı da maalesef muammadır. Diğer taraftan fındık üreticileri arasında dünya üretici fiyatlarının yüksekliği dikkate alınmadan açıklanan fındık alım fiyatlarından elde edilen kârın buğday ve arpa kamu zararını karşılamak için kullanılacağı konuşulmaktadır. Kanunlarla görevi açıkça belirlenmiş TMO gibi bir kurumun doğru zamanda doğru kararlarla piyasaya müdahale etmesi beklenirken böylesi garip hesap hatalarıyla yönetiliyor olması kabul MİLLÎ SİYASET KURULU TARIM VE ORMAN POLİTİKALARI KURULU BAŞKANLIĞI 2 edilebilir bir durum değildir. Yanlış zaman ve fiyatlarla bir yandan üreticiyi koruyacağını öte yandan üretici kaynaklı fiyat artışlarını kontrol edebileceği veya durdurabileceğini söyleyen bir kurumun sonunda başarısız olacağı aşikârdır. TMO, piyasayı ciddi şekilde takip edip, alacağı doğru kararlarla üretimi arttıracak yönde stratejiler uygulaması beklenen bir kurumdur ve bunun için vardır. Fakat maalesef TMO ve Tarım ve Orman Bakanlığı bu haliyle, hububat alım ve satım koşulları ve fiyatları hususunda sürekli yanlışlık yapan ve başarısız olan basiretsiz bir tüccar izlenimi vermektedir.

 

Yeniden Refah Partisi

Tarım ve Hayvancılık Politikaları Kurulu Başkanlığı

 

 

 

 

 

AK PARTİ HÜKÜMETİNE ÖNERİLERİMİZ

 

 Hükümet her ay yeni bir ekonomik paket açıklıyor, ancak açıklanan paketler derde derman olmuyor, sorunlar hergün biraz daha ağırlaşıyor.

-Elektriğe sürekli yapılan zamlar sonunda her ailenin aylık elektrik gideri 300 TL’yi geçmiş bulunmaktadır.

-Dargelirlilerin, işsizlerin, asgari ücretlilerin, emeklilerin, çiftçilerin durumunu düşününce içimiz sızlamaktadır.

Bir kaç gün önce bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesi yayınlandı. Tahıl ve baklagillerin ithalatından yıl sonuna kadar vergi alınmayacak.

Ülkemizin kıt kaynakları başka ülkelerin çiftçisini memnun etmek için kullanacak.

Çiftçimiz çok zor durumda, üstüne birde bu haksızlık bindi.

Tohum, ilaç, gübre, mazot, elektrik fiyatları zaten çok yüksek.

Çiftçi emeğinin karşılığını bile alamamaktadır.

-Sokağa çıktığınızda kahvehaneler ağzına kadar dolu.

Üniversite mezunları, hatta yüksek lisans yapanlar bile iş bulamıyor. Çalışma yaşındaki gençlerin çoğu işsiz.

-Marketlerde ve pazarlardaki fiyatlar toplumun alım gücünün çok üzerinde, insanlar zaruri ihtiyaçlarını bile alamıyorlar.

Vergiler çok yüksek.

Ekonomiyi düzeltmek için altı ayda bir Merkez Bankası başkanı değiştiriliyor.

-Ülkemizin bu girdaptan bir an önce çıkması için yöneticilerimize bazı önerilerde bulunarak, yardım etmek istiyoruz;

1) İsrafı kesinlikle durdurun, yurt dışından makam arabası artık ithal etmeyin.

2) İthalatı mümkün olduğu kadar kısıtlayın, zaruri ihtiyaç olmayan bütün maların ithalatını durdurun.

3) Ülkemizde vergiler çok yüksek. Yüksek verginin ekonomi ve sosyal doku üzerine ciddi olumsuz etkileri ve sonuçları olmaktadır.

Gıda maddelerinin vergisi sıfıra düşürülmeli, diğer verğilerin üst sınırı da % 20’yi geçmemelidir.

4) Kesinlikle denk bütçe hazırlanmalı ve bütçe dışı harcama yapılmamalıdır.

5) Kesinlikle iç ve dış borçlanma durdurulmalı. Döviz ihtiyacını karşılamak için merhum ERBAKAN hocamızın Başbakan ilken hayata geçirdiği, Havuz Sisteminin aynısı hemen uygulamaya koyulmalıdır.

6) Yine ERBAKAN hocamızın bir kararname ile uygulamaya koyduğu komşularımızla sınır ticareti başlatılmalı, vergisini erken yatıranlara vergi indirimi uygulanmalı, Merkez Bankasının yurtdışı bankalara yatırmış olduğu dövizlerimiz varsa derhal yurda getirilmeli.

Yurdışında yaşayan vatandaşlarımızın birikimlerinin ülkemize getirilmesi teşvik edilmeli..v.s.

7) Tohum kanunu iptal edilmeli. Yerli tohum teşvik edilmeli.

8) Kaynaklar sadece üretimi arttıracak yatırımlara sevk edilmeli,başka amaçlar için kullanılmamalıdır.

9) Sanayicinin, üreticinin, çiftçinin sıkıntıları ve önlerindeki engeller kaldırılmalıdır.

10) Gelir dağılımı düzeltilmeli, ülkenin kaynakları adil bölüşülmelidir.

11) Sosyal, eğitim ve kültürel alanda da ciddi çalışmalara ihtiyaç vardır.

 

Milletimize saygı ile sunarız.

 

 

Prof. Dr. Sacit Günbey 

Genel Başkan Yardımcısı | Sosyal İşler Başkanı

54. Hükümet Devlet Bakanı

Yayın Tarihi: 20 Eylül 2021 | Yayın Saati: 11:32:53