PAKİSTAN’DAKİ YENİ SÜRECİN AYAK SESLERİ

PAKİSTAN’DAKİ YENİ SÜRECİN AYAK SESLERİ

 

 

 

Pakistan’ın stratejik açıdan büyük öneme sahip olan ve sorunlu Belucistan eyaletinde yer alan Gwadar limanın dünya enerji koridorunun en öncelikli merkezlerinden birisi olan Hürmüz boğazına açılan kritik bir noktada yer alması   ve söz konusu liman işletmesinin Çin’e 43 yıllığına kiralanmış olması ister istemez küresel egemen güç olan ABD’yi harekete geçirmektedir. Özellikle Batı Asya’nın en stratejik bölgesini oluşturan Belucistan’daki güç eksenini kendi lehine çevirebilmek amacıyla öncelikli olarak Pakistan ve İran’ı bu bölge üzerinden sıkıştırmaya yönelik faaliyetler içinde olduğu bir vakıadır. 

 

Belucistan eyaletinin doğalgaz, petrol, altın, uranyum ve bakır bakımından çok zengin rezervlere sahip olması bu bölgede sürekli dış müdahalelerle tetiklenen terör faaliyetlerinin Pakistan’ı derinden etkilemesine neden olmaktadır. Bu nedenle Pakistan, stratejik öneme sahip bu bölgenin güvenliğini ve istikrarını sağlama konusunda sürekli olarak güç bulundurmaya devam etmektedir. 

 

Öncelikle Pakistan Başbakanı İmran Han’ın, Parlamento'da hakkındaki güven oylamasını engelleme hamlesinin Yüksek Mahkeme tarafından anayasaya aykırı bulunması sonrası parlamentoda yapılan güven oylamasında Pakistan Tehreek-e-Insaf (Pakistan Adalet Hareketi) ‘in başını çektiği İmran Han başbakanlığındaki hükümetin 174 hayır güvensizlik oyuyla düşürülmesi sonrasında olası kışkırtmalara karşı dost ve kardeş Pakistan’ın bu zor süreci suhuletle atlatacağını temenni ediyoruz.

 

Pakistan’da yüksek düzeyde seyreden enflasyon, işsizlik, yoksulluk ve son üç buçuk yıl içerisinde Pakistan dış borcunun 93 milyar dolardan 130 milyar dolara çıkması nedeniyle ekonomiyi yanlış yönetmekle suçlanan İmran Han’ın güvensizlik oyuyla düşürülmesini kolaylaştıran ana nedenler olmuştur. 

 

İmran Han’ın, ABD’nin Irak ve Afganistan’daki politikalarını eleştirmesi ve son olarak Rusya’nın Ukrayna’ya müdahale etmesine kısa bir süre kala Moskova’yı ziyaret ederek Putin ile bir araya gelmesi ve özellikle Rusya ve Çin ile birçok alanda stratejik iş birliğine girmesi ister istemez parlamentodaki güven oylamasında ABD’nin dolaylı olarak etkin rol oynadığı konusunun gündeme gelmesine neden oldu. 

 

Bu bağlamda, muhalefetteki PML-N ve Pakistan Halk Partisi’nin ABD politikalarına teşne oldukları konusunda iktidar partisinin dillendirdiği iddialar güven oylamasından sonra daha yüksek perdeden seslendirilmeye başlandı. Washington’un bu iddiaları yalanlamasına karşın özellikle Belucistan gibi sorunlu bölgelerde faaliyetler sürdüren Amerika’nın en önde gelen ve CIA’nın paralelinde faaliyet gösteren NED’in, geçmişte “Arap Baharı” öncesinde ayaklanmaların baş gösterdiği ülkelerde birçok projeye katkı sağladığı gibi, son dönemlerde Pakistan’daki birçok projeye de parasal katkıda bulunması, ABD’nin Pakistan üzerinde kurmaya çalıştığı etkinliğin en bariz göstergesi niteliğindedir.

 

NED, öncelikli olarak; “Belucistan'da Kamu Bilincinin Güçlendirilmesi ve Bilgi Edinme Hakkının Uygulanması”, “Medya uygulayıcılarının çevrimiçi alanlara güvenli bir şekilde katılma ve dijital hakları etkin bir şekilde savunma yeteneklerini güçlendirmek”, “Kuruluş, risk altındaki bireylere ve gruplara yardım sağlamak için bir siber güvenlik yardım hattını sürdürecek, dijital güvenlik ve çevrimiçi savunuculuk konusunda eğitimler yürütecek ve soruna dayalı savunuculuk için çevrimiçi platformları teşvik etmek ve ifade özgürlüğünü teşvik etmek”, “Gazetecilerin gerçekleri kontrol etme, araştırmacı gazetecilik becerilerini ve hem geleneksel hem de dijital medyadaki dezenformasyonu tespit etme ve bunlara karşı koyma becerilerini güçlendirmek”,” Eylemcilerin insan haklarını, demokrasiyi ve barışı teşvik etme becerilerini ve bilgilerini güçlendirmek ve barış ve demokrasi konularında kamusal söylem ve aktivizmi teşvik etmek” amacıyla Shaoor Eğitim ve Farkındalık Vakfı, Pakistan İnsan Hakları Eğitimi Merkezi, PAHEL Pakistan, Pakistan Entegre Kalkınma Belucistan Derneği, Pakistan Medya İnovasyonu için Küresel Komşuluk gibi birçok kuruluşa destek vermesi bunun en somut örnekleri niteliğindedir.

 

Sonuç olarak, Rusya’yı etkisizleştirmeyi, Çin’in yayılmasını engellemeyi hedefleyen ABD ve müttefiklerinin Pakistan’ı yanlarına çekebilmek amacıyla uygulamaya koydukları politikalar yavaş yavaş daha da müşahhas olmaya başlamış durumdadır. 

 

Özellikle D-8 projesinin daha etkin şekilde hayata geçirilmemesi ister istemez İslam coğrafyasında bu ve benzeri zorlukların yaşanması ve küresel güçlerin olaylara müdahil olmalarını kolaylaştırmaktadır. 

 

Bu nedenle Yeniden Refah Partisi olarak, D-8 konusunda daha duyarlı bir yaklaşım içerisinde olunması konusundaki ısrarımızı bir kez daha ifade etmek istiyoruz.

 

 

 

Doğan Bekin 

Genel Başkan Yardımcısı | Dış İlişkiler Başkanı

Yayın Tarihi: 10 Nisan 2022 | Yayın Saati: 15:26:12