MUHALEFETTEYKEN DAHA BİRBİRLERİNİ MASA ALTINDAN TEKMELEYENLER İKTİDARA GELİNCE NASIL ANLAŞACAKLAR?

MUHALEFETTEYKEN DAHA BİRBİRLERİNİ MASA ALTINDAN TEKMELEYENLER İKTİDARA GELİNCE NASIL ANLAŞACAKLAR?

 

Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, altılı masa ittifakının milletin derdine çözüm olmaktan çok uzak olduğunu belirterek, “Muhalefetteyken daha aralarında anlaşamayanlar, masa altından birbirlerini tekmeleyenler iktidara gelince nasıl anlaşacaklar?” diye konuştu.

 

Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezinde Bilecik il Başkanlığımızın 2. Olağan Kongresi'ne katıldı.

 

 

Sadece eleştiren değil çözüm de ortaya koyan muhalefet anlayışı sergiliyoruz

Kongrede yaptığı konuşmada iktidarın yanlışlarına defaatle dikkat çektiğimizi, bunun yanında çözüm önerilerini de ortaya koyduğumuzu belirten Genel Başkanımız Erbakan, “İlk 100 gün icraatlarımız, 81 ile yüzlerce proje ve Milli Kaynak kitaplarımızla sadece eleştiren değil çözüm ortaya koyan bir muhalefet anlayışı sergiliyoruz.” ifadelerini kullandı.

 

 

‘Birbirlerini masa altından tekmelemekle meşguller’

Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, hükümete yaptığı eleştirilerin yanında, muhalefetin oluşturduğu 6’lı ittifaka da uyarılarda bulunduğunu kaydederek şöyle konuştu:

 

“İktidar tarafına bunları anlatmaya çalışırken ‘altılı masa’ denilen tuhaf ve milletin derdine derman olmaktan uzak yapıdaki sıkıntılara da sık sık dikkat çekiyoruz. Ancak masadaki Sayın Genel başkanlardan birinin ifadesiyle, oradakiler masa altından birbirlerini tekmelemekle meşguller! Bakın geçtiğimiz pazar günü 6 birbirine benzemez bir altın günü için daha bir araya geldi. Yine bu toplantı sonunda bol bol resim,  bol bol edebiyat, bol bol çay kahve… Ortada milletin derdine derman olacak bir çözüm önerisi var mı? Bu ekonomik krizden nasıl çıkacağımıza dair bir kaynak paketi var mı? Bunları geçtim bir Cumhurbaşkanı adayında bile uzlaşamıyorlar. 37 buluşmada bir arpa boyu yol alamayan ittifak üyeleri, iktidara gelecekler de… Muhalefetteyken aralarında anlaşamayanlar, masa altından birbirlerini tekmeleyenler iktidarda anlaşacaklar da… Kim başbakan kim Cumhurbaşkanı, kim yardımcısı olacak diye karar verecekler de… Birbirlerine diyet borçlarını ödeyecekler de… Ülkeyi ‘güçlendirilmiş parlamenter sistem’ dedikleri ve eskisinden ne farkının olduğunu bir türlü ortaya koyamadıkları, çift başlı düzene götürecekler de… Memleketin meselelerini ele alacaklar da…  Anadolu’da meşhur bir söz var; ölme eşeğim ölme! Okula giden çocuğuna kahvaltılık alamayan, çocuğuma süt alamadım diyen babalar, İstanbul’un göbeğinde emekli maaşı yetmediği için pazarda çürük sebze meyve alan emeklilerden iktidar bihaber ama masa başındakiler de milletin derdinden bihaber.”

 

 

‘Aileyi korumak için yuvaları yıkan 6284 sayılı kanunu kaldırılmalıdır’

Toplumun temel yapı taşı ailenin küresel güçlerin hedefinde olduğunu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı ailenin korunmasına yönelik atılacak adımları olumlu bulduklarını belirten Genel Başkanımız, “Biz geçtiğimiz hafta düzenlediğimiz ve tarihe not düştüğümüz,  ‘Aileyi ve Milletimizi Koruma’ başlıklı basın toplantımızda;  toplumumuzu ayakta tutan aileyi tehdit eden yapıları deşifre etmiş ve demiştik ki, ‘Irkçı Emperyalistler,  insanları bir arada tutan en temel yapı taşı olan aileyi ve ailenin çekirdeğini oluşturan ‘kadın ve erkeği’ birbirinden koparıp dağıtmak istiyorlar…’  Aile yapısını, birliğini bozup dağıttıktan sonra, doğal olarak sağlıklı toplum yapısı da sekteye uğrayacak ve ülkeler kolay yutulacak lokmalar haline gelecektir.  İşte İstanbul Sözleşmesi doğrultusunda çıkarılan ‘6284 sayılı kanun’ da aile yapısının bozulması, yuvaların yıkılması için kullanılan en etkili silahlardandır. Adalet Bakanlığı’nın resmi rakamlarına göre; 6284 sayılı kanun sebebiyle son 5 yılda “1 milyon 973 bin” erkeğin evden uzaklaştırma cezası aldığı görülmektedir. Yani yaklaşık olarak 2 milyon aile ve dolayısıyla 10 milyon insan bu garabet kanun yüzünden mağdur olmuştur.  Bu uygulamalarda en çok da ‘Kadın” ve “çocuklar” zarar görmüştür ve aslında aile müessesesi zarar görmüştür. Zira kocasından ayrılan, yalnız bırakılan ve mağdur olan daha çok kadın olmuştur, milyonlarca çocuk da babasız kalmıştır. Bu kanun bırakın kadını korumayı daha çok kadın şiddetine yol açıyor.  İstanbul Sözleşmesi’nin uzantısı, haksız- hukuksuz- ayrıştırıcı-kutuplaştırıcı- acımasız- yuva yıkan bir garabet halindeki 6284 sayılı kanun da derhal iptal edilmelidir. Buradan Yeniden Refah Partisi olarak bir kez daha siyasi iktidara çağrıda bulunuyor, dış güçlerin bu sinsi oyunlarına alet olmayın, milyonlarca yuvanın yıkılmasının günahına ortak olmayın diyoruz.” diye konuştu.

 

 

Gelir gelmez ilk işimiz yüzde 150 maaş zammı yapmak olacak

Genel Başkanımız Erbakan iktidara gelmemiz halinde projelerimizin hazır olduğunu ve atacağımız adımları şöyle açıkladı:

 

“Yeniden Refah iktidarında, borç yok, zam yok, vergi artışı yok, israf yok, işsizlik yok,  acı reçete yok.  Denk Bütçe var, Havuz Sistemi var. Paylaşımda adalet var, hakça bölüşüm var, milli kaynak paketleri var. Gelir gelmez ilk işimiz işçiye, memura, emekliye yüzde 150 maaş zammı yapmak olacak.  En düşük emekli maaşı asgari ücretin altında olmayacak. Vatandaşın, çiftçinin banka borçlarının faizinin bir kereye mahsus silinmesi, temel gıda ürünlerinden hiçbir vergi alınmayacak, asgari ücretten hiçbir vergi alınmayacağı için, hem işçinin, hem işverenin yüzü güldürecek adımlar atacağız.”

 

 

   

 

Yayın Tarihi: 10 Ekim 2022 | Yayın Saati: 14:38:13