LİBYA’DA ERTELENEN SEÇİMLER VE MUHTEMEL SONUÇLARI

LİBYA’DA ERTELENEN SEÇİMLER VE MUHTEMEL SONUÇLARI


 
24 Aralık 2021’de yapılması planlanan Libya seçimlerinin ileri bir tarihe ertelenmesi ve özellikle Tripolinin güneyinde yer alan ve El Zaviye ve Bab bin Gaşir ve Ayn Zara gibi merkezlere giden yolların kapatılması ve farklı bölgelerden gelen silahlı unsurların yoğun faaliyetleri yeniden çatışma ortamını daha da vahim bir noktaya getirmektedir.


Özellikle Tripoli Askeri Bölge Komutanı Abdülbasıt Mervan’ın görevden alınması ve Tripoli bölgesinde toplanan askeri güçlerin Mervan’ın göreve iadesi konusunda Başkanlık Konseyi üzerinde baskı kurmaları ve Halife Hafter’in güç paylaşımı konusunda cumhurbaşkanı adayları Fethi Başağ ve Ahmet Ömer Maiteeq ile görüşmeler yapması gerginliğin iyice artmasına neden olmaktadır.


Libya’da seçimlerinin geniş katılımlı ve hukuk çerçevesinde adil ve eşit şartlarda yapılması kaçınılmaz olup, bu konuda tüm taraflara büyük sorumluluk düşmektedir. Özellikle Türkiye ile Birleşmiş Milletler tarafından meşru olarak tanınan Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) arasında imzalanan “Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası”nın önemine binaen Sn. Cumhurbaşkanı başta olmak üzere hükümet yetkililerinin acilen gerekli adımları atıp, Libya’daki mevcut krizin çatışma ortamına dönüşmemesi konusunda gerekli önlemleri almaları son derece büyük önem arz etmektedir.
 
Bu bağlamda, Libya seçimler öncesi son derece kritik ve hassas bir süreçten geçerken, hükümetin Tripoli ’deki taraflar arasındaki gerginliği düşürecek ve yeniden diyaloğu oluşturabilecek çalışmaların başlatması Türkiye’nin Doğu Akdeniz politikası için de hayati öneme haiz bir durum ortaya koymaktadır.
Türkiye’nin Libya ile imzaladığı kritik “Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası” sonrası özellikle Yunanistan ve Fransa gibi ülkelerin Tobruk Temsilciler Meclisine yönelik politik ağırlıklı dezenformasyon şırınga etmeye yönelik hamlelerinin sonuçsuz kalması büyük ölçüde Türkiye’nin Bingazi ve Tobruk oryantasyonlu yeni politikalar ortaya koymasını gerekli kılmaktadır. Bu yolla Türkiye karşıtlığı politikaların akamete uğraması söz konusudur.
 


Burada Türkiye’nin Mısır ile olan ilişkilerinin de belirli bir aşamaya taşınmasının da elbette ki Tobruk ve Bingazi’de atılacak adımlarda belirleyici rol oynayacaktır. Çünkü Türkiye’nin Mısır ile de Doğu Akdeniz’de benzer bir anlaşma yapması elbette ki Mısır’ın da lehine olacak bir gelişmedir.
Elbette ki, Libya’da istikrarın ve güvenliğin sağlanması,  toprak bütünlüğünün korunması salt Libya açısından değil, Türkiye açısından da her zamankinden daha büyük öneme sahip olduğu bir vakıadır.


 
Sonuç olarak Yeniden Refah Partisi olarak diyoruz ki;  “adalet,barış,özgürlük ve demokrasi” havarisi olarak ortaya çıkan ve Libya’yı  bu duruma getiren dış güçlerin bundan böyle  Libya’da güven ve  istikrarı  yeniden sağlayabilmeleri asla mümkün değildir, burada en büyük görev hiç şüphesiz Türkiye’ye ve mevcut hükümete düşmektedir. Hükümetin  geç kalınmadan gerekli adımları atmasını beklediğimizi ifade etmek istiyoruz.


Doğan Bekin
Genel Başkan Yardımcısı

Yayın Tarihi: 23 Aralık 2021 | Yayın Saati: 15:00:41