KIBRIS BARIŞ HAREKÂTININ 50. YILDÖNÜMÜ KUTLU OLSUN

KIBRIS BARIŞ HAREKÂTININ 50. YILDÖNÜMÜ KUTLU OLSUN

 

20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı, Kıbrıs Adası’nın 1878’de hileyle İngilizlerin eline geçtiği günden itibaren 96 yıl boyunca büyük acılar çeken, zorunlu göçlere, asimilasyon ve katliamlara tabi olan Kıbrıs Türkü, Rumlarla eşit haklara sahip olmasına rağmen, hep azınlık muamelesi görüp, şiddete maruz bırakılmıştır. 

 

Bu bakımdan, CHP-MSP Koalisyon Hükümeti’nin Başbakan Yardımcısı Prof.Dr. Necmettin Erbakan’ın kararlı tutumuyla 20 Temmuz 1974’te başlatılan Kıbrıs Barış Harekâtı, Kıbrıs Türkü’nün rahat, huzur, barış, güven ve en önemlisi ‘Egemenlik Hakkı’na kavuştuğu gün olarak tarihe geçmiştir. 

 

Asıl olan, 1571’de yeniçeri kanıyla alınan Kıbrıs’ın, 1974’te Barış Harekâtıyla yeniden güvence altına alınan meşru egemenlik haklarının bundan böyle hiçbir taviz verilmeden aynı kararlılık ve inançla korunmasıdır.

 

Yunan Temyiz Mahkemesi, Yunan cuntacıları hakkındaki davaya ilişkin olarak 21Mart 1979 tarih ve 2558/79 sayılı karar metni, Türkiye’yi Kıbrıs’ta işgalci olarak göstermeye çalışan anlayışa en çarpıcı cevap niteliğindedir:

 

“Zürih ve Londra antlaşmalarına göre Kıbrıs'a yapılan Türk askeri müdahalesi yasaldır. Türkiye, yükümlülüklerini yerine getirme hakkı olan garantör devletlerden birisidir. Esas suçlular darbeyi hazırlayan ve icra eden ve bu suretle de bu müdahalenin koşullarını hazırlayan Yunan subaylarıdır.” 

 

20 Temmuz 1974’te Libya’nın motor yağı ve yüksek oktanlı benzin ve 20 mm’lik top mühimmatı yardımı, İran’ın roketatar, Pakistan’ın mühimmat ve sağlık malzemeleri yardımı, şu anda D-8’in ana çekirdeğini oluşturan İran, Türkiye ve Pakistan’ın güçlerini birleştirdiklerinde büyük başarıların elde edilebilmesinin en güzel örneğidir Kıbrıs Barış Harekâtı.

 

CHP-MSP Koalisyon Hükümeti’nin Başbakan Vekili Prof.Dr. Necmettin Erbakan’ın dirayetli ve kararlı tutumu sonucu 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı gerçekleşmemiş olsaydı Kıbrıs, ‘Enosis Planı’ dahilinde EOKA’cı Nikos Sampson ( Νίκος Σαμψών) tarafından Yunanistan’a ilhak edilmiş olacak ve şu anda Kıbrıs’ta Müslüman Türk varlığından söz etmek asla mümkün olmayacaktı.

 

Türkiye’nin Güvenliği Kıbrıssız, Kıbrıs’ın güvenliği Türkiyesiz olamayacağı gibi, Kıbrıssız bir Türkiye, Türkiyesiz bir Kıbrıs’ın da söz konusu olamayacağı muhakkaktır.

 

Ezcümle; “Kıbrıs, bir Helen adasıdır ve mücadelemiz tüm Helenlerin mücadelesidir”düşüncesiyle hareket eden veTürk Ordusu'nu işgalci güç olarak gören anlayışla masa başında taviz vere vere bir çözüme ulaşmak asla mümkün değildir. KKTC'nin mevcudiyeti dışındaki çözüm arayışlarının sadece çözümsüzlükten ibaret olduğu muhakkaktır.  

 

Doğan Bekin

Yeniden Refah Partisi

Genel Başkan Yardımcısı

İstanbul Milletvekili

Yayın Tarihi: 20 Temmuz 2024 | Yayın Saati: 16:06:52