Anayasa Değişikliği Teklifi Millet İttifakını Yeniden Birleştiriyor

1876 Kanun-i Esasi ile başlayan anayasal düzene geçişte uzunca bir yol almamıza rağmen şimdiye kadar beklenen ölçüde demokratik ve Milletin dünya görüşü ve değer ölçüleriyle örtüşen, millî iradeyi yansıtan bir anayasa ortaya konulamamıştır.

Nitekim mevcut 1982 anayasası, demokratik bir anayasa olmaktan çok, egemen vesayetçi anlayışın dayatmacı ve yönlendirici yaklaşımlarla ortaya koymuş olduğu bürokratik bir anayasadır. Bunun sonucu olarak söz konusu 1982 Anayasası daha sonra 21 kez değişikliğe uğramıştır. 1982 Anayasası üzerinde 21 kez yapılan değişikliklere rağmen hala birçok konuda aksamaların olması yeni anayasayı zorunlu kılmaktadır.

Geniş tarihi geçmişe ve büyük müktesebata sahip olan ülkemizin ve milletimizin “egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir” şiarının yegâne temsilcisi olan TBMM’nin kurucu vasfıyla yeni milli anayasa konusunda artık inisiyatif ortaya koyması gerekir inancını taşıyoruz. 14 Mayıs 2023 seçimlerinde 64 milyon 145 bin 504 kayıtlı seçmenden 55 milyon 833 bin 153 ‘ün oy kullandığı ve yüzde 87,04 seçime katılma oranı ile millet nezdinde yüksek temsil yetkisi almış olan seçilmiş Gazi Meclisimizde temsil edilen 28. Dönem milletvekillerinin milletin temsilcileri olarak milli anayasa konusunda büyük sorumluluk anlayışıyla hareket etmeleri gerekmektedir.

Mevcut konjonktürde yaşanan sorunların ve tıkanıkların üstesinden gelebilecek ve toplumun tüm kesimlerine hitap edebilecek yeni bir anayasanın artık kuvveden fiile geçirilmesi gerekmektedir.

Bu nedenle, yeni anayasa çalışması için geçmişte olduğu gibi, 28. Dönem Meclis Uzlaşma Komisyonu’nun bir an önce oluşturularak çalışmalara başlanması ve toplumu temsil eden kurum ve kuruluşların görüşleri alınarak anayasanın tüm kesimleri kapsayacak ölçekte toplumsal bir uzlaşı metni olmasının sağlanması gerekmektedir.

Yeniden Refah Partisi olarak, vesayetçi anlayışın dayatmasıyla yapılan 1982 bürokratik anayasası yerine hak ve adalet anlayışını merkezine alan kuvveti ve gücü değil, adaleti hak sebebi sayan, milletin din ve vicdan değerlerine saygılı, toplumun tüm kesimlerini kucaklayan rahmetli Prof. Dr. Arif Ersoy’un ifadesiyle “farklılıkta birlik” ilkesini esas alan, milletimizin ortak dünya görüşü ve değer ölçülerine dayanan Milli Anayasa hepimizin anayasası olmalıdır.

Yeni Anayasa konusu gündeme gelir gelmez bu konuda olumsuz tavır ortaya koyan ve istemeyüz anlayışıyla hareket eden muhalefet partilerin vesayetçi bürokratik anayasasının değiştirilmesine kesin dille karşı çıkmalarını anlayabilmek mümkün değildir. Bu partiler zımnen 1982 Anayasası’nın devamından yana tavır koymaları anlaşılabilir değildir.

Geçmişte üniversitelerde ve zihinlerde oluşturulan kamusal alanlarda başörtüsü kullanımının engellenmesi temel hak sınırlaması bir başka deyişle fiili ve hukuk dışı bir sınırlama iken bu konuda fiili olarak destek olan zihni anlayışın anayasa değişikliğine karşı gelmesini garipsememek gerekir.   Seçim öncesi başörtüsü yasağı için düzenleme isteyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun yeni anayasa konusunda tavır koyması tam bir çelişki ortaya koymaktadır.

Diğer taraftan CHP listelerinden parlamentoya giren siyasi partilerin de CHP ile aynı kulvarda hareket etmeleri ve yeni anayasaya karşı çıkmaları düşündürücüdür.

Doğan Bekin
Genel Başkan Yardımcısı
İstanbul Milletvekili

Yayın Tarihi: 5 Ekim 2023 | Yayın Saati: 14:50:31