GENEL BAŞKAN YARDIMCIMIZ ZAFER EMANETOĞLU'NUN AÇIKLAMASI

EKREM İMAMOĞLU'NUN EŞCİNSEL EVLİLİKLERE ONAY VERİLMESİ ARZUSU

 

Geçtiğimiz günlerde İBB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun “Eşcinsel evlilikleri onaylıyor musunuz ?” sorusuna verdiği cevap, Türkiye’de toplumsal olarak nasıl tehlikeli bir zihniyetle karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha göstermiş oldu.

Sayın İmamoğlu bu soruya cevap verirken konuyu, bu zehrin hayatımıza enjekte edilirken kullanılan en önemli yardımcı kavram olan “özgürlükler” kapsamında ele alıyor ve eşcinsel evliliği bu bağlamda değerlendirdiğini ifade ediyor.

Özgürlük; dillerden düşmeyen modern çağın en önemli kavramı.

Wikipedia’da; birinin engellenmeden ya da sınırlandırılmadan istediğini seçebilmesi, yapabilmesi ve hareket edebilmesi durumudur diye açıklanmış özgürlük kavramı. Sınırı olmayan bir insan ve o insanın yaşadığı sınırı olmayan bir hayat.

Devletin, kanunun, inancın, toplumsal kültürün ve hayatın, tarihsel birikimin sınırlandıramadığı ve engelleyemediği bireyleri ve o bireylerin oluşturduğu kalabalıkları hedefleyen bir anlayışın, altına her türlü ifsat projesini saklayabildiği bir kavram özgürlük kavramı.

Devlet otoritesi olmasın, kanunlar sınır koymasın, din insan hayatı için belirleyici unsur olmaktan çıkarılsın demek belirli zorluklar içerdiği için, bütün bunlar yerine özgürlük kavramı kullanılıyor. Eşcinsellik ve eşcinsel evlilik konusu da son yıllarda özellikle AB dayatmalarıyla özgürlükler kapsamında değerlendirilerek normalleştirilmeye ve kabullendirilmeye çalışılıyor.
Bu projeyi Türkiye’de uygulamaya sokanlar biliyorlar ki, Türkiye’nin en temel dinamiklerinden biri olan sağlam toplumsal yapısını yıkmanın en kısa yolu eşcinselliği meşrulaştırmaktan ve bu yolla aile yapısını ortadan kaldırmaktan geçiyor.

Sayın Ekrem İmamoğlu da bu projenin hayata geçirilmesi için gayret edenler kervanına katılmış ve mensubu olduğu dinin, parçası olduğu milletin, sahibi olduğu tarihin ve o tarihsel birikimin oluşturduğu kültürün ne dediğini önemsemeden eşcinsellik konusunda insanların özgürce yaşamasına saygı duyduğunu ifade ediyor. Bu yaklaşımıyla milletin hizmetini görmesi için seçtiği bir Belediye Başkanı olarak maalesef milletinden ne kadar kopuk olduğunu gösteriyor.

Üzerinde durmamız gereken bir diğer asıl mesele Ekrem İmamoğlu’nun “eşcinsel evliliğe toplumumuz HENÜZ hazır değil” açıklamasıdır.
Ekrem İmamoğlu’nun bu açıklamasıyla, eşcinsel nikahı kıyma konusunda kendisinin hazır ve hevesli olduğunu ve toplumumuzun bu duruma hazır olmamasına da üzüldüğünü görüyoruz.

 

Toplumun hazır olmadığı ve hazırlanması gerektiğine inandığı için olsa gerek Mart 2020’de başkanlığını yaptığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Şube Müdürlüğü” kurma girişiminde bulundu. İstanbul’un dağ gibi sorunları dururken mazbatayı almasının üzerinden bir yıl geçmeden kendisine sipariş edilen projeyi gerçekleştirme derdine düştü. Öyle anlaşılıyor ki Sayın İmamoğlu İBB bünyesinde, görevde olduğu süre boyunca toplumu bu konuda hazır hale getirmek için yeni adımlar atacak, farklı çalışmalar yapacak ve farklı sipariş projeleri uygulamaya sokacak.

 

Bu çalışmaları yaparken de kendisine maalesef Ak Parti’nin imza attığı CEDAW ve İstanbul Sözleşmesi yardımcı olacak. Türkiye ve milletimiz için ne acı bir tablo, ne talihsiz bir durum. Bir tarafta İstanbul Sözleşmesi’nin altına imza atan merkezi hükümet, diğer tarafta eşcinsel nikah kıymaya hevesli ve toplumu buna hazır hale getirmeye istekli yerel yönetim. Avrupa Birliği’nin her dediğini dinleyen, her çağrısına ses veren, her projesini sahiplenen ancak kendi inancının ne dediğine dönüp bakmaktan imtina eden ve çağın sapkınlıklarını özgürlük maskesi altında hoş görmeyi çağdaşlık olarak değerlendiren anlayışlardan milletimizin ve ülkemizin yararına nasıl bir sonuç alınabilir.

 

Bütün bu yaşananlar milletimizin önünde, milletimizin şahitliğinde yaşanıyor. Toplumsal hayatımızı ifsat için yapılan girişimler tek tek tarihe kaydediliyor. Tarihe kaydedilecek bir diğer gerçek ise Yeniden Refah Partisi kadrolarının ve teşkilatlarının Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’ın liderliğinde bu ifsat projesinin karşısında sağlam bir kale olarak duruyor oluşudur. Bugün yeni kurulan bir siyasi parti olarak, yarın milletimizin desteği ile mecliste yer alacak bu aziz milletin temsilcisi ve bu ülkeyi yönetecek 50 yıllık birikime sahip bir siyasi hareket olarak milletimizi ve ülkemizi ifsat etmeye çalışanlara karşı, var gücümüzle milletimizi ve ülkemizi milli ve manevi değerler ve ilkeler çerçevesinde İFSAD için değil, İHYA için çalışacağız.

 

Merhum Liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın “üzerindeki külü üflesen altından kor gibi iman ateşi çıkar” dediği aziz milletimizin ferasetiyle oynanan bütün oyunları bozacağız. Zinayı suç kapsamına alacağız. İstanbul Sözleşmesini yırtıp atacağız. Kırk senedir bizi kapısında oyalayıp bir yandan da temel değerlerimize aykırı bu sözleşmeleri ve kanunları bize dayatan AB’ye üyelik müzakerelerini sonlandıracağız. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği tuzağı ile dayatılan eşcinsellik sapkınlığının normalleştirilmesine asla müsade etmeyeceğiz. Ahlaki ve manevi değerlerle yetiştirip donatacağımız yeni nesillerle bu sapkınlığın milletimizin içerisine yerleşmesinin önüne geçeceğiz.


ZAFER EMANETOĞLU
YENİDEN REFAH PARTİSİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI

Yayın Tarihi: 25 Mayıs 2020 | Yayın Saati: 12:55:20