Sonuç olarak, evet Türkiye düşük kamu borç oranına sahiptir. Dünya sıralamasında önde
gelen ülkeler arasında yer almaktadır. Fakat bunun nedeni Türkiye’nin yüksek borç
oranlarının esaret ve sefalet getireceginden dolayı borç almaktan imtina eden ve borçlarını
ödeyip bitirme kararlılıgına sahip olması degildir. Tam tersine Hazine ve Maliye Bakanı
düşük borç oranını daha fazla borçlanabilme adına fırsat olarak görmekte ve son sürat
borçlanma kararlılıgı sergilemektedir. Ekonomi politikalarının tamamı borçlanma üzerine
kuruludur. Fakat Bakan Bey borçlanamamaktadır, borçlanmak istemekte devletin borç
oranını yükseltmek istemekte ama ucuz ve kolay borç bulamamaktadır.
Dolayısıyla bu şartlar altında düşük devlet borç oranının bir başarı kriteri olması mümkün
değildir. Borç oranını arttırmak için çabalayanlar için bu bir başarısızlık, daha dogru
ifadesiyle bu durum Türkiye Ekonomisinin en hayati zafiyettir. Daha yüksek faiz ödemesi
teklif etmesine rağmen borç bulmakta zorlanmaktadır.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın kendi twitter hesabından paylaşmış olduğu bu
görsel başarısızlığın, şaşırtmaca ile başarı gibi lanse edilme çabası ve çaresizliğidir.
Bu başarısızlık Türk siyasi hayatına yeni bir siyasi parti kazandırmıştır. Deva Partisi Genel
Başkanı Ali Babacan’ın iddiası, partisinin varlık sebebi mevcut iktidarın bu zafiyetine
dayanmaktadır. Kendisinin kolaylıkla bol borç bulabileceğini ve borçlanma maliyetlerini
düşürebileceğini söylemektedir. Dolayısıyla Deva Partisi, Berat Albayrak’ın çok istediği
ama yapmakta zorlandığı Türkiye’nin borç yükünü arttırarak ekonomik olarak boğma
işlemini yapabileceği müjdesini vermiş bulunmaktadır.
Dr. Fatih Öztek
Genel Başkan Yardımcısı
AÇIKLAMANIN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ.